10 ilginç uzaylılarca kaçırılma vakası

                         ON İLGİNÇ KAÇIRILMA OLAYI 

              Yazar Ali Bektan'ın Bilge Karınca yayınlarınca 2011 yılında neşredilen Amerikan Uzay Sırları eserinde UFO olayları ve uçan daire iddiaları ile uzaylı görme vakalarına değiniyor. 

Pek çok iddia ve rivayeti kitabına taşıyan yazarın gerçek olduğuna inandığı 10 ilginç uzaylılarca kaçırılma vakası var. Önce yazarın delillerle gerçek olduğunu iddia ettiği vakaları sıralayalım, sonra onun konu hakkındaki görüşlerini yansıtalım... Sonra karar sizin... İyi okumalar:

Bazı araştırmacılara göre Uzaydan gelen yaratıklar yalklaşık 300 yıldır insanlan kaçırmaktadırlar.

              Dünya çapında ünlü İngiliz UFO uzmanı Jenny Randles (Türkiye’de de kitaplarından ikisi tercüme edilerek basılmıştır) en ilginç ve her nasılsa (!) belgelenmiş Uzaylılar tarafından kaçırılma ve yakın temas vakalarını, The Complete Book of Aliens and Abductions - Uzaylılar ve Kaçırılma Olayları Üzerine Kapsamlı Kitap (Piatkus Yayınevi, Londrara, Ingiltere) adlı eserinde geniş yer vermiştir.


Uzman tarafından en ilginç bulunan on uzaylılar tarafından kaçırılma olayı şunlardır:
 
1) Teath, İngiltere, 1645 : Pitt ailesinin yanıda hizmetçi olarak çalışan onbeş yaşlarındaki Anne Jeffries evin bahçesinde tamamen şuurunu kaybetmiş ve yerde acılar içinde kıvranırken bulundu. 

Genç kız kendine geldiğinde patronlarımı yanına bir kaç küçük insana benzer yaratığın geldiğini, vücuduna dokunarak onu öpmeye başladıklarını anlattı. Daha sonra kızın başı dönmüş ve her şey kararmıştı.
 
                  Hizmetçi kız uyandığında kendini oldukça aydınlık bir yerde etrafında kendi tabiri ile “küçük perilerle çevrili bulmuştur. Daha sonra yaratıklar genç kızı incelemeye başlamışlar ve özellikle de dikkatlerini üreme organlarına vermişlerdir. Karanlık ortadan kalktığında hizmetçi kendini bahçede bulmuştur. 
 
2) Song-Zİ Xian, Çin, 1880 : Çiftçi Yut Ten ağaçlar arasında „parlak cismi gördüğünde evine gidiyordu. Birden felce uğradı ve havalandığını hissetti. Etrafta büyük bir vınlama sesi vardı ve çiftçi kendinden geçerek bayıldı. 

Kendine geldiğinde bir dağdaydı. Aradan yaklaşık iki haftalık bir zaman geçmişti ve evinden 450 Km uzakta Guizhou Eyaletindeydı! 
 
3) Paarl, Güney Afrika, 1951 : Tanınmamış bir İngiliz mühendis ıssız bir dağ yolunda aracını sürmekteyken küçük insan benzeri bir yaratık tarafından durdurularak kendisine “ ihtiyacımız var,” denildi. 

Yaratığa yardım etmek için dağda bulunan bir su kaynağın­dan su temin eden mühendis onu içinde yaralı vaziyette yüz üstü yatan bir başka varlığın bulunduğu tepsi biçimli aracın pilotuna götürdü. 

Ziyaretçi gökyüzünü göstererek yer çeki­mini kaldıran teknolojileri ile oradan geldiklerini söyledi. 

4. Vienna, Avusturya, 1955 : İkinci Dünya Savaşı sırasında Naziler’in elinde bir çok işkence görmüş bir insan olan Josef Wanderka, ormanda yürürken ağaçsız bir bölgede büyük, gri renkli ve yumurta biçiminde bir araçla karşılaştı. 

Gemidekiler onu güverteye aldılar. Bunlar uzun boylu, sarışın çift cinsiyetli güzel suratlı varlıklardı. 

Ziyaret sırasında Wanderka ağlayarak yaratıklara Naziler’in zulümlerinden bahsetti ve eğer ileri bilgileri ve güçleri varsa Dünyayı düzeltmeleri için yalvardı. Onlar da Dünya tarihinin gidişatına karışamayacaklarını söylediler. 
 
5) Grodner Pass, İtalya, 1968 : Walter Rizzi, disk biçimindeki, cismi gördüğünde sıkı bir fren yaparak motosikletini durdur­du. Bir süre sonra gri tenli, kel kafalı ve kedi gözlü küçük yaratıklar açığa çıkacaktır. 

           Bu yakın temas sırasında yaratıklar "manyetik araçlar” sayesinde yolculuk yapabildiklerini ve gezegenimizde hızlı yaşlandıkları için çok kısa bir zaman dilimi içinde Dünyada kalabildiklerini anlatmıştır. 

Yaratıklar, Rizzi’yi Dünyanın manyetik kutuplarının değişeceği ve böylece Dünya üzerindeki bir çok hayat biçiminin ortadan kalkabileceği iklim değişiklikleri olabileceği konusunda uyarmışlardır. 
 
6) Imjarvi, Finlandiya, 1970 : Çiftçi Esko Viljo ve ormancı Aarno Heinonen kayak yaparlarken garip kırmızı bir sisle karşılaştılar. 

İki adam sisler içinde bir Uçan dairenin belirdiiğini faik ettiler; şuurlarını kaybetmeden önce kör edici bir ışık huzmesi açığa çıktı ve dağ eteğinde kendilerine geldiler. 

               Trol benzeri varlıklar gördüklerini sonradan hatırlayacak­lardır. Her ikisi de güneş yanığı tedavisi göreceklerdir. Doktorlar bunların aslında radyasyon yanığı olduğunu söylemektedirler.

Heinonen yaratıklarla çevrili garip bir odaya alındıklarını hatırlamaktadır. 

E.T.'ler kendilerine ileride tekrar kontak kurabilmek için kafalarmın içine bir alet koyduklarını söyleyeceklerdir. Finli ormancı bu takılan aletin yan etkisi olarak bazı pşişik güçler edindiğini söyleyecektir. 
 
7) Gisbome, Yeni Zelanda, 1978 : Bölgede açığa çıkan UFO dalgasından sonra üç genç kadın UFO avına çıktılar, Evlerine geri döndüklerinde hafızalarındaki anlaşılamayan bin saatlik kayıp dışında başlarından geçen garipliklerle ilgili hatırladıklan hiçbir şey yoktu. 

Kadınlardan bir hipnozla geriye döndürüldüğünde yaratıklar tarafından bir arkadaşı ile birlikte kaçırıldığını hatırlayacaktır.
                  Kurban varlıklardan birini çıkardığı ışık huzmesi ile yakalanmış ve daha sonra kendini yaratıklar tarafından bir levha üzerine yatırılmış vaziyetle incelenirken bulmuştur. Yaratıkları uzun zayıf yüzlü ve büyük gözlü olarak tanımlamaktadır. 

Hipnoz sırasında olayı yeniden yaşayan kadm travma geçirerek “Beni yalnız bırakın, İğrenç. bunu benden uzak tutun... bunu yapamazsınız!' diye bağırmıştır. 

8 ) Pyrogovkoye Gölü, Rusya, 1978 : ‘Anatoly’ takımı adını kullanan bir subay gölün kıyısında devriye gezerken iki insan-benzeri yaratıkla karşılaşarak telepatik bağlantı kurar. 

Ona içecek vererek uyuturlar ve daha sonra gölün kıyısında kendine gelir. Anatoly esirlerini komünist yapmak için zayıf bir girişimde de bulunduğunu hatırlamaktadır. 

Ordudan ayrılmak için yalandan delilik yaptığı suçlaması ile itham edilmesine rağmen, psikolojik testler, hipnoz seansları ve bağlandığı yalan makinesinden elde edilen sonuçlara göre, uzmanlarca yalan söylemediğine kanaat getirilecektir


9 ) Vancouver, Kanada, 1985 : Alvina Scott Uzaylılar tarafından kaçırıldığını, çalışmalarında kullanılmak için yumurtalıklarından birinin alındığını ve böbreklerinde bulunan hastalığı iyileştirmek için kendi vücuduna bir tıbbi müdahele yapıldığını iddia etmekteydi. 

Gerçekten de, ultrasonik testlerde hastalıklı böbreklerinin tamamen iyileştiği görülmüştür. 

Kendisini Hoova olarak tanıtan ve insan görünümünde olan varlığın yuvarlak kafalı bir gri olduğunu ve hipnotik projek­siyon sayesinde kendini bize bu formda gösterdiğini öğren­miştir. Ayrıca kendisine insan ve Uzaylı DNA’larının kanştırılmaması ile uğraştıklarını söylemiştir. 

10)  New York, N.Y., 1989 : Manhattan’da oturan Linda Napolilano çok yüksek bir katta bulunan apartman dairesinden ka­çırıldığını, yaratıklar tarafından kullanılan yer çekimini orta­dan kaldıran bir ışın ile penceresinden uzay araçlarına götü­rüldüğünü ve burada çok ciddi bir tıbbi tahlilden geçtiğini iddia etmektedir.


Asıl şaşırtıcı olan anlattıklarının iki görgü tanığı tarafından daha teyid edilmiş olmasıdır. 

Binanın dışında bulunan ve yüksek mevkideki birine koruyuculuk yapan tanıklardan biri tepesinde uçan bir kadın gördüğünü ve yanında iki Gri Adamının bulunduğunu söylemiştir!

            Kitabıın yazarı Al Bektan, bu olayları sıraladıktan sonra, "Bu kaçırılma olaylarının hem şahitleri bulunmakta hem de kaçırılan insanlar üzerinde izler kalmaktadır." diyerek fikrini beyan ediyor.

Ali Bektan, bu olayları eserinde şu iekilde yorumluyor: 

"Siz uzay geminizle başka bir gezegene gittiğinizde ilk işiniz orada yaşayan insanların DNA’larını çözmektir. Bunun için de çeşitli tıbbi tahliller yaparsınız. Hayvanları ve Bitkileri incelersiniz.

Tıpkı Uzay Yolu Dizisindeki Kaptan Kirk’ün gittiği gezegenlerde yaptığı keşif çalışmalarının bir benzerini yaparsınız. İşte uzaylılar da araştırma yapmak için geldikleri Dünya üzerinde bu tür çalışmalar yapıyorlar.
 
             Burada bir noktaya dikkat çekeceğim, Uzaylılar Dünya’ya geldikleri zaman gezegene ayak ba­sıp yürüyorlar, uçuyorlar, geziyorlar. Peki bunu yaparken bir tüp ya oksijen maskesi gibi bir şey kullanıyorlar mı? 

Kullanmadık­ları gibi uzaylılar da bizim atmosferimizde rahatça nefes alıp veriniyorlar. Bu noktaya dikkat eden bir araştırmacı pek yok.

Dünya içinde böyle rahat nefes alıyorlarsa demek ki kendi gezegenlerindeki atmosfer ve Dünya atmosferi ile arasında fark yok demektir. İşte bu ayrıntı bile Dünya’nm benzeri gezegenlerin evrende vm olabileceğinin en büyük delilidir."
 
               "Bir de insanın anatomisine merak salıyorlar" diyor ali Bektan ve yorumlarını şöyle sürdürüyor: 

"Melez yani Dünya Uzaylı karışımı ırk peşinde de koşuyorlar diyebiliriz. Bence ortaya çıkan her temas olayı iyice incelenmelidir. Varsa kanıtlar ortaya konulmalı, kişiler hipnoz altında bile konuşturularak, bilgi alınmalıdır. O zaman insanların yalan söyleyip söylemediğini anlayabilirsiniz.

Kaçırılma olayları günümüzde bile devam ederken, Anadolu’da da Uzaylılarla karşılaşan binlerce kişi bulunuyor. Bir çoğu ise bunları köy kahvelerinde bile anlatamıyor. Çünkü alay edilmekten korkuyorlar"
 
               Ali Bektan, Amerikan Uzay Sırları adlı eserinde konuyla ilgili görüşlerini şöyle noktalıyor.  

"Amerika’da da söz konusu durum var. Önemli bir olay olduğunda Polis ve Şerif Büroları UFO bilgilerini, Uzaylılarla karşılaşan insanları Devlete bildirmek zorundalar. 

Devlet görevlileri de gelip araştırma yapıp rapor tutuyorlar. Amerikan Hükümetinin başlıca amacı hangi Uzaylı türü olduğunu öğrenmek ve bunu arşivine almaktır.
 
                  Bugün ABD’nin elindeki Uzaylı tür sayısının on ile onbeş arasında olduğu konuşuluyor. Amerika’nın tek amacı uzaylılarla temasa geçmek ve bilgiyi onlardan almaktır. 

Bu düşünce Amerikan hükümetlerinin birinci derecedeki hedefidir. Bu görüş Roswell’e düşen Uçandaireden bu yana bir gizlili) politikası olmuştur. Günümüzde de devam etmektedir."

Haber Kaynağım :