Eğer milattan sonraki ilk yüz yıllarda yaşamış olsaydınız, bu sorunun cevabı muhtemelen dünya olurdu. Çünkü o zamanlarda yaşayan insanlar, dünyanın evrenin merkezinde olduğunu ve diğer gökcisimlerinin ise dünyanın etrafında döndüğünü sanıyolardı.
Bilim dünyası ilerledikçe, evrenin merkezinde dünyanın olmadığı ve diğer gök cisimlerinin onun etrafında dönmediği anlaşıldı. 1500'lü yıllara geldiğimizde, Evrenin merkezinde ne var? sorusunun cevabı Güneş oldu.
O yıllarda yaşayan insanlar, güneşin evrenin merkezi olduğunu ve diğer gök cisimlerinin ise onun etrafında döndüğünü sanıyolardı. Ancak bu da yanlıştı.
Günümüzde kesin olarak biliyoruz ki, evrenin merkezinde ne güneş ne de dünya var. Açıkçası, gece gökyüzünde gördüğünüz hiç bir gezegen veya yıldız Evrenin merkezinde değil.
Peki gerçekten de, evrenin merkezinde ne var? Hadi bu soruyu yanıtlayalım. Günümüzde, gökbilimciler evrenin bir merkezinin olmadığına inanıyorlar.
Evrenin diğer her şey gibi, bir merkezi olması gerektiğini düşünebilirsiniz. Sonuçta evrenin oluşmasına neden olan büyük patlamanın, bir yerden başlamış olması gerekir, değil mi?
Aslında bu kısım biraz karmaşık, o yüzden bu durumu size en baştan anlatmaya başlıyacam. Her şey büyük patlama denilen bir olayla başladı.
Büyük Patlama, evrenin başlangıcını ve zamanla gelişimini açıklayan kozmolojik bir modeldir. İnsanların büyük bir kısmının sandığının aksine Büyük Patlama, boş uzayda meydana gelen bir patlama değildir, Bu yanlış bir bilgidir.
Aslında bu kısım biraz karmaşık, o yüzden bu durumu size en baştan anlatmaya başlıyacam. Her şey büyük patlama denilen bir olayla başladı.
Büyük Patlama, evrenin başlangıcını ve zamanla gelişimini açıklayan kozmolojik bir modeldir. İnsanların büyük bir kısmının sandığının aksine Büyük Patlama, boş uzayda meydana gelen bir patlama değildir, Bu yanlış bir bilgidir.
Kısacası büyük patlama, evrenin genişlemesine neden olan bir olaydır. Büyük patlama denilen olay yaşanmadan önce evren, tek bir noktada sıkışmıştı ve sonsuz yoğunluğa sahipti.
Bu sonsuz kütleli, sıcak nokta, atomdan bile çok daha küçüktü. Ve sonra büyük patlama adı verilen bir olay yaşandı. Büyük patlama sırasında, evren küçük bir atom büyüklüğünden, bir anda Dünya büyüklüğüne ulaştı. Ve bu saniyenin milyarda biri kadar kısa bir süreiçinde gerçekleşti.
Size bu kısımda evrenin genişlemesini anlatmak için, atom ve dünya benzetmeleri yaptım. Bu sizi yanıltmasın. Atomun veya dünyanın bir şekli olabilir, ancak evrenin bir şekli yoktur..
Bu sonsuz kütleli, sıcak nokta, atomdan bile çok daha küçüktü. Ve sonra büyük patlama adı verilen bir olay yaşandı. Büyük patlama sırasında, evren küçük bir atom büyüklüğünden, bir anda Dünya büyüklüğüne ulaştı. Ve bu saniyenin milyarda biri kadar kısa bir süreiçinde gerçekleşti.
Size bu kısımda evrenin genişlemesini anlatmak için, atom ve dünya benzetmeleri yaptım. Bu sizi yanıltmasın. Atomun veya dünyanın bir şekli olabilir, ancak evrenin bir şekli yoktur..
Sonsuzluğun içinde genişleyen ve şekli olmayan bir yapı düşünün. 3 boyutlu düşünürseniz bu durumu anlamak size çok zor gelecektir. Olaya biraz doğma düşüncelerden kaçarak bakmaya çalışın.
Her neyse konumuza dönelim, Büyük patlamadan sonra evren hızla genişlemeye başlamıştı. Bu genişleme şuan evrenin her bir noktasında yaşanıyor ve bu genişlemenin bir merkezi yok.
Çünkü evrenin bir kenarı ve bir şekli yok. Evren sürekl dinamik bir şekilde, kendi içinde büyüyen fakat sınırları olmayan bir yapıdır. İşte evren böyle bir şeydir.
Haber Kaynağım :
https://www.haberler.com/
Her neyse konumuza dönelim, Büyük patlamadan sonra evren hızla genişlemeye başlamıştı. Bu genişleme şuan evrenin her bir noktasında yaşanıyor ve bu genişlemenin bir merkezi yok.
Çünkü evrenin bir kenarı ve bir şekli yok. Evren sürekl dinamik bir şekilde, kendi içinde büyüyen fakat sınırları olmayan bir yapıdır. İşte evren böyle bir şeydir.
Haber Kaynağım :
https://www.haberler.com/